20 milyon mültecinin ülkemize gelmesine fırsat verir.

Suriyelileri getirerek kurulacak olan PKK devletine alan açar.

Mayınları kaldırır. Sınırları yol geçen hanına çevirir.

İkiz yasaları kabul ederek ülkemizde başka halkların kendi kendilerine yönetme hakkını tanır.

Çeşitlendirilmiş millet anayasası diyerek üniter yapıdan federasyona geçiş hazırlıkları yapar.

R.T.Erdoğan “İstanbul’da yüz bin kaçak Ermeni yaşıyor” der, sınır dışı etmez, kaçak yaşamalarına müsaade eder.

Araplara toprak satar.

Askerlerimizin başına çuval geçirtir.

"ABD’ye nota vermeyecek misiniz?" diyenlere “müzik notasını” diyerek alay eder.

Şehitlere kelle der, Apo’ya sayın der. Sayın Öcalan demeyi suç olmaktan çıkarır. Kürt realitesini tanır.

Yol yapar. Ne kadar yol, köprü, baraj varsa satar. Kamu iktisadi kuruluşu, fabrika, arsa ne varsa özelleştirir.

Kızılay’ı rüşvete aracı kılar.

Rejimi değiştirir.

Yalan baş köşeye konur, doğru söylemek küfür sayılır.

Emekliyi açlığa mahkûm eder.

Cumhuriyet tarihinde işsizlikte, enflasyonda, hayat pahalılığında rekor kırar.

Bağımsız yargıyı, özerk üniversiteleri ne varsa her şeyi başkanlık emrine bağlar.

Muhalefeti susturmak için vatandaşını mahkeme kapılarında süründürür.

Suriyelilere maaş bağlar, hastane ilaç bedava yapar.

Diyanete hükümet lehinde fetvalar verdirir. Faizi haram olmaktan çıkarır. Camileri partinin propaganda evlerine döndürür. Hutbelerde siyasi mesajlar verdirir.

FETÖ terör örgütünü başımıza bela eder.

Türk askerine, aydınına, gazetecisine kumpaslar kurar, cezaevlerine tıkar, ölmelerine zemin hazırlar. Kurumlara güveni ortadan kaldırır.

Üniversite sınavlarında, memurluk sınavlarında soru hırsızlıkları yapar.

Mahkeme kararını tanımaz “yıkabiliyorsanız buyurun yıkın” der yargıya meydan okur.

Havuz medyası oluşturarak medyayı çeşitli yollarla finanse eder. Basını özgür olmaktan çıkarır, iktidarın borazanı haline getirir.

Egede adaları gözden çıkarır Büyük Türkçü Rahmetli Rauf Denktaş’ı küçük düşürücü ne varsa yapar. Kıbrıs’ın başından gitmesi için Rauf Denktaş’ı itibarsızlaştırır. Yerine Türk ve Türkiye Düşmanı Mustafa Akıncı’ya yol açar.

Ülkeyi borç batağına sokar.

Hariciyecilerimizi "monşer" diye aşağılar, itibarsızlaştırır, dış politikayı parti politikası haline getirir.

Hariciye ile hiç ilgisi olmayan, siyasal, hukuk, kamu yönetiminden bihaber, hiçbir diplomasi deneyimi olmayanları ilahiyatçıları büyük elçi atar.

Daha ne mi yapar?

Yaptıkları saymakla bitmez.

YAPARSA AKP YAPAR